4857 sayılı İş Kanunu’nun 57. maddesi uyarınca, işveren, yıllık ücretli izne ayrılan her işçiye, izin dönemine ilişkin ücretini izne başlamadan önce peşin olarak ödemek veya avans olarak vermek zorundadır. Bu düzenleme emredici niteliktedir; işverenin takdirine bağlı değildir ve işçi talepte bulunmasa dahi geçerlidir.
Ayrıca, yıllık ücretli izin süresine denk gelen hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri de işçiye ayrıca ödenmelidir.
Uygulamadaki Sorun ve Yargı Kararları
Uygulamada, işverenlerin büyük bir kısmı yıllık izne çıkan çalışanlara ücretlerini peşin olarak ödememekte, bu da iş hukukunda uyuşmazlıklara yol açmaktadır. Bu durumun işçiye haklı nedenle fesih hakkı verip vermeyeceği konusunda mahkemeler arasında görüş ayrılığı yaşanmıştır.
-
İzmir BAM 9. Hukuk Dairesi, işçinin peşin ödeme talebinde bulunmaması ve fazla izin kullanması gerekçeleriyle haklı fesih koşullarının oluşmadığına hükmetmiştir.
-
Buna karşın, İzmir BAM 15. Hukuk Dairesi, peşin ödeme yapılmamasını haklı fesih nedeni olarak değerlendirmiş ve işçinin kıdem tazminatına hak kazandığına karar vermiştir.
Bu çelişkili içtihatlar nedeniyle konu, Yargıtay’a taşınmıştır.
Yargıtay’ın Emsal Niteliğindeki Kararı
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2025/2024 Esas, 2025/2487 Karar sayılı ilamında şu şekilde hüküm vermiştir:
-
İşverenin, yıllık izne ayrılan işçiye, izin dönemine ilişkin ücretini izne başlamadan önce peşin olarak ödemesi veya avans olarak vermesi zorunludur.
-
Bu yükümlülük, mutlak emredici niteliktedir; işçinin ayrıca talepte bulunmasına gerek yoktur.
-
Ödeme yapılmadan izne çıkarılan işçinin iş sözleşmesini feshetmesi, haklı nedenle fesih sayılır.
-
İş Kanunu’nun 24/II-(e) ve (f) bentlerine atıfla, bu durum işçinin kıdem tazminatına hak kazanmasını sağlar.
İdari Para Cezası Riski
Ayrıca, İş Kanunu’nun 103. maddesi gereğince, yıllık izin ücretinin usulüne aykırı ödenmemesi halinde işveren hakkında idari para cezası uygulanır.
-
2025 yılı itibarıyla bu ceza, her işçi için 3.837 TL olarak belirlenmiştir.
-
Bu durum, işverenin mali yükümlülüklerini artırabileceği gibi, usule aykırı uygulamaların yargı yoluna taşınması halinde kıdem tazminatı gibi ek yükümlülükler doğurabilir.
Uygulamada Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar
-
Yıllık izne ayrılan her personele, izin dönemi başlamadan önce izin süresine ilişkin ücretin peşin ya da avans olarak ödenmesi gerekmektedir.
-
Bu ödeme, izni kapsayan dönemin maaşından mahsup edilebilir; ancak zamanında yapılmalıdır.
-
Bu uygulama, hem işçinin yasal hakkını korur hem de işverenin hukuki ve idari yaptırımlarla karşılaşmasını engeller.
Sonuç olarak, yıllık ücretli izin ücreti konusunda yasal düzenlemeler açıktır ve işverenin bu kurallara uyması zorunludur. Yargıtay’ın içtihadı da göz önüne alındığında, iş sözleşmesinin feshi ve kıdem tazminatına hak kazanılması gibi ciddi sonuçların doğmaması adına, izin ödemelerinin zamanında ve doğru şekilde yapılması büyük önem taşımaktadır.